BRACHIAL PLEKSUS

Brakial pleksus, omurilikten çıkan sinir köklerinin üç büyük dal halinde seyrederek birbirleri ile bağlantı oluşturduğu, koltuk altı bölgesinde yer alan büyük bir sinir topluluğudur. Bu sinirler kürek kemiği, omuz ve kol kaslarının hareketini ve duyusunu sağlar. Zedelenmesi durumunda kürek kemiği, omuz, dirsek, el bileği, el ve parmak kasları etkilenebilir. Zedelenmenin şiddetine ve sinirin zedelenen bölümlerine göre çalışmayan veya etkilenen kaslar değişiklik gösterir. 

Brakial pleksus yaralanmaları sıklıkla doğum sırasında oluşur ve tıp dilinde ‘obstetrik’ brakial pleksus yaralanması olarak adlandırılır. Doğumsal nedenlerin dışında; travma, torakal çıkış sendromu, radyasyon, tümör yayılımı, brakial nöritis ve basıya neden olan anevrizma gibi damarsal sorunlara bağlı olarak da yaralanma gelişebilir.

  Brakial pleksus, makat (ters) gelişli doğumlarda gövdenin ve boynun yana aşırı eğilmesi ile, baştan gelen doğumlarda ise dışarı çıkış sırasında başın ve boynun aşırı yana eğilmesi ile sinirlere uygulanan germe sonrası oluşabildiği gibi, doğum ağırlığı büyük, annenin kalçasına göre iri ve kafası büyük bebeklerde de oluşabilir. Bebeğin her iki kolunu eşit hareket ettirememesi, etkilenen kolda renk değişikliği ve şişlik, kucağa alınırken bebeğin etkilenen kolunun kayması, tespit etmede zorluk, etkilenen elin yumruk yapılamaması, parmak uzatılınca kavranmaması, köprücük kemiği üzerinde tek taraflı şişlik gibi bulgular aileler ve çocuk doktorlarını brakial pleksus felci açısından uyarmalıdır.

 Nasıl Değerlendirilir?

  Tanı genel olarak klinik bulgular ile konulur. Özellikle risk faktörleri olan bebeklerde tek taraflı kolda hareket kaybı ve güçsüzlük varlığında konu ile ilgili özelleşmiş hekimlere başvurulmalıdır. Kolda güçsüzlük yapan başka nedenlerden ayırt etmek için ve tanıyı doğrulamak amacıyla değerlendirme yapılabilir. Sorunlu kolda soğuk kuru cilt sempatik fonksiyon bozukluğunu gösterir. Kırıkların özellikle klavikula kırığına bakılmalıdır. Ayrıca yüz felci, tortikolis, göz içi kanama gibi brakiyal pleksusu hasarına eşlik edecek sorunların varlığına bakılmalıdır.

Tedavi Seçenekleri Nelerdir?

  Tanı konulduktan hemen sonra tedavi başlanmalıdır. Tedavide rehabilitasyon ve cerrahi yöntemleri tek başına veya birlikte uygulanabilir. Bir tedavi uygulaması diğer tedavi gereksimini ortadan kaldırmamaktadır. En iyi sonucu elde etmek için aile, çocuk doktoru, fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı, fizyoterapist, ortopedi uzmanı ve nöroloji uzmanından oluşan bir ekibin birlikte çalışması gerekir.

Rehabilitasyonun amaçları:

  • Etkilenen kolda eklem sertliğini azaltmak
  • Aileye tutulan kolun pozisyonlanması ile ilgili bilgi vermek
  • Etkilenen kolun aktif kullanımını sağlamak
  • Bebeğin kol hareketlerini arttırıp güçlendirmek
  • Yaşına uygun hareket ve becerileri kazanmasını sağlamak
  • Eklemin hareket kabiliyetini korumak ve gelişebilecek eklem şekil bozukluklarını önlemek

Rehabilitasyon tedavi öğeleri:

  • Aile eğitimi
  • Pozisyonlama
  • Eklem hareket açıklığı egzersizleri
  • Amaçlı oyunlarla belirli hareket ve davranışların kazandırılması
  • Fizik tedavi modaliteleri ve cihazlar

Aile eğitimi

  Aileye gerekli bilgiler verilir; kontrol, takipler ve tedavinin aşamaları ve farklı tedavi seçenekleri açıklanır. Evde egzersizlerin düzenli uygulaması için eğitim verilir. Eklem hareket açıklığı egzersizleri eklemlerde sertlik ve deformiteleri engellemek için günde 3-5 kez yapılmalıdır. İlk 3 hafta omuz 90 dereceden fazla kaldırılmamalı. Emzirme veya bez değişikliği sırasında egzersizler yapılabilir. Bebeğin kolu ağrı ve direnç olmadan maksimum hareket açıklığında hareket ettirilmelidir. Hasta 2-4 haftada bir değerlendirilmelidir.

Rehabilitasyon Alanında Uygulanan Diğer Tedavi Seçenekleri

 Elektriksel Stimülasyon: Kas kütlesini arttırmak ve kasın atrofisini engellemek için cilt üzerine yerleştirilmiş elektrotlar ile belirli kaslara uygulanır. Tedavi hekimler tarafından uygun görülen hastalarda fizyoterapist veya aile tarafından evde taşınabilir cihazlar ile uygulanabilir.

Kineziolojik Bantlama: Omuz çevresindeki kasların fonksiyonlarını desteklemek amacıyla konu ile ilgili yeterli deneyime sahip olan hekim/fizyoterapist tarafından belirli bölgelerde cilt üzerine yapıştırılır. Diğer tedavi yöntemleri ile birlikte uygulanabilir.

Botulinum toksin enjeksiyonu: Bir bakterinin salgıladığı güçlü bir zehirden elde edilen ve sinirlerden gelen uyarıların kaslara geçmesini engelleyen bir maddedir. Botulinum toksin enjekte edilmiş bir kasın kasılma gücü, ilacın dozu ile orantılı olarak azalır veya tamamen kaybolur. İlacın etkisi enjeksiyondan birkaç gün sonra başlar ve genellikle yaklaşık olarak 3-6 ay sürer. Bu nedenle etkinin devamı için enjeksiyonun 3-6 ayda bir tekrarlanması gerekebilir. Hekim tarafından çocuğun yaşı ve kilosuna göre doz ayarlanır ve uygun kaslara enjeksiyon yapılır.

 Zorunlu kullanım tedavisi (ZKT): Sağlam üst ekstremitenin eldiven veya askı yardımı ile hareketi engellenir. Etkilenen üst ekstremite çalışma saatlerinin %90’nı veya 6-8 saat/günde ZKT programına alınır. Tedavi fizyoterapist veya aile gözetiminde çocuğun belirlenmiş görevleri yerine getirerek uygulanabilir.

  Ortez kullanımı: Genel olarak cerrahi girişimleri sonrası kolun pozisyonlama hedefi ile kullanılır. Hekim tarafından önerilen cihazlar bu amaç için uygun olabilir.

Fizyoterapist

FIRAT KIZIL

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Call Now Button