ENGEL…

Engel bedende değil zihindedir. Sizce bu zihindeki engel engelli bireyler için mi yoksa “normal” olarak nitelendirilen bizler için mi kullanılan bir ifadedir? NORMAL neye göre kime göre normal… Görebildiği için mi, duyabildiği için mi, yürüyebildiği için mi, konuşabildiği için mi? Hangi eylem normal kelimesini karşılar. Engel insanların arasından soyutlanmayı gerektirir mi? Engelli bireye bakış açımız?  Bu soruları sorsam görmezden gelecek, işim var diyecek, beklide dalga geçecek o kadar çok insan var ki. Nerden bildiğimi sormayın bende bilmek istemezdim. Ama bu sorulara gözleri dolarak cevap verecek insanlar tanıyorum. Bunlar kim diye soruyor musunuz? Bunlar sizlersiniz özel eğitime ihtiyaç duyan bireyler… Peki, bütün duyuları ile algılayabilen, uzuvları sağlam olan, zihinsel hiçbir sorunu olmayan insanlar şanslı mıdır? Gerçekten bunlara sahip olmak bizleri şanslı bir insan mı yapar. Bu şeylere sahip olamayan insanlar şanssız mıdır? Yoksa onları şanssızlığa sürükleyen bizler miyiz? Onlar için şans oluşturabilir miyiz? İyi bir eğitim engelli bireyler için şans mıdır? Evet, bu anlattığım herkes tarafından görülebilen engel türleri… Peki ya beyinin içinde olan sorunlar… Uçan harfler, yanımızdan geçip giden topa dokunamama, göz göze gelememe, 2 sn dikkatini bir nesnede tutamama, konuşamama, çokça ağlama… Bir sabah hastaneye gittiğinizi ve hiç duymadığınız bir engel tanısı aldığınızı düşünün. Düşünmek kolay değil yaşamadan bilinecek bir şey de değil. Ama böyle bir tanı aldığımızı düşünelim işte bizler ve Rehabilitasyon merkezleri bu tanılardan ve kabul sürecinden sonraki aşamayız. Oturmadı diye bağıramazsın, bilmedi diye zorlayamazsın, yapmadı diye kızamazsın… Sabırla yaklaşırsın, emekle ilerlersin, sevgi ile yeşertirsin… Bunları ebeveynler kendi çocukları için canı gönülden yaparlar. Peki ya bizler kabul görmek için, elimizi tutması için, bir kere gülmesi için, gerekirse sınıfa sokmak için kat kat emek veriyoruz desem abartmış olmam. Bir harf çıkardı, okudu, adım attı, gülümsedi, tuttu, baktı, yazdı, çizdi, boyadı ne kadar normal eylemler değil mi bizler için. Bunların sevincini bir de özel çocukları olan ailelere ve biz öğretmenlere sorun derim. İlerlemeye, yardımlaşmaya, empatiye, var olduğunuzu hissetmeye ve YÜKSELMEYE var mısınız?

Öğretmen: Gülay AKAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.